AKP, Suriye uçağını gündemi değiştirmek ve seçim yatırımı yapmak için mi düşürdü?

AKP, Suriye uçağını gündemi değiştirmek ve seçim yatırımı yapmak için mi düşürdü?

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dün Suriye sınırında hava sahasını ihlal ettiği gerekçesi ile vurduğu Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait jet, ülkede ve uluslararası kamuoyunda tartışma yarattı. Söz konusu müdahalenin nasıl gerçekleştiği ve izleyen süreçte neler olabileceğini gazeteci Fehim Taştekin RS FM mikrofonlarında değerlendirdi.


Türkiye’nin angajman kurallarını uygulayarak düşürdüğünü açıkladığı Suriye Hava Kuvvetleri’ne ait jet uçağı, Türkiye ile Suriye savaşa girecek mi sorularını gündeme getirdi.

“Ali Topuz’la Dünya Hali”ne konuk olan Radikal Gazetesi dış haberler müdür Fehim Taştekin, Türkiye ile Suriye arasındaki son gelişmeleri ve izleyen süreçte neler olabileceğini değerlendirdi.

“ESAD KOMŞULARIYLA YENİ BİR CEPHE AÇMAK İSTEMİYOR”


Hükümetin aslında çıkmayacağını öngördüğü bir savaşın gürültüsünü yaparak siyasi bir rahatlama peşinde olduğunu düşünen Taştekin, “Daha önceki olaylardan da biliyoruz, Esad yönetimi komşularıyla herhangi bir şekilde yeni bir cephe açarak içeride kendi intiharına yol açabilecek bir hamlede bulunmak istemiyor. Bunu hükümet de biliyor. Caber Kalesi ne El Kaide için ne de başka bir örgüt için herhangi bir şekilde onların planlarını engelleyecek ya da onlara üstünlük sağlayacak bir yer değil. Haliyle, Türkiye ile karşı karşıya gelebilecekleri bir harekette bulunmaları çok mantıklı gelmiyor bana” dedi.

“MUHALİFLER FİİLİ BİR KORUMA ALTINDA HAREKET EDİYOR”

Türk savaş uçaklarının sıklıkla sınıra yaklaşan ve sınır boylarında operasyon yapan Suriye uçaklarını uyardığını, önleme uçuşları gerçekleştirdiğini belirten Taştekin, sözlerine şöyle devam etti: “Fakat üzerinde durmamız gereken şey, bu uçuşa yasak bölge gibi bir misyonu da beraberinde getirmiş olması. Yani, muhaliflere ya da diğer savaşçılara –bu savaşçılar içinde Türkiye’yi ve uluslararası toplumları rahatsız edebilecek unsurlar var- korunaklı bir alan yaratılmış oldu. Bunlar bu 10 km’lik derinliği olan sınır hattında Türkiye’nin fiili koruması altında hareket edebiliyorlar.”

“TÜRKİYE’NİN KENARDA KALDIĞI BİR OYUN SÜRÜYOR”

Fehim Taştekin, aslında Türkiye’nin kenarda kaldığı ya da dışlandığı bir oyunun sürmekte olduğunu belirtti ve Türkiye ile Katar’ın Suriye’de oyunu yanlış oynamakla suçlandığını kaydetti. Bu iki ülkenin radikal unsurların palazlanmasından sorumlu tutulduğunu söyleyen Taştekin, “Sorumlu tutan ülkeler arasında da Suudi Arabistan ve ABD’nin başta gelmesi ile bizi biraz gülümsetiyor. Olayın Türkiye’nin her türlü agresif politikasına rağmen gelişen iki farklı durum var. Birincisi, ABD ile Suudi Arabistan ılımlı bir yeni muhalif ordu yaratmaya çalışıyor. Buna ‘Güney Cephesi’ adını veriyorlar. Bu süreç Kırım nedeniyle de farklı bir şekilde belirsizliğe sürüklenmiş durumda. ABD yönetiminin Rusya’yla Kırım’da ters düşmesi Rusya’yı da köşeye sıkıştıracak yeni pozisyonlar yaratmak için yeniden savaş senaryosuna dönmesi muhtemel. Bunu da Güney Cephesi üzerinden yürütmesi beklenebilir” dedi.

Ses dosyasını indirebilirsiniz

(Rusya'nın Sesi)